• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

ALFA BİOENERJİ ŞİFA TERAPİSİ

SİNEM ŞULE ŞEKEROĞLU

Linkler
İLETİŞİM
Site Haritası

MUTSUZLUK ARKADAŞ ARAR


MUTSUZLUK ARKADAŞ ARAR

Duygusal zehir fikirlerle birlikte aktarılır ve biz bunun iletişimin normal yolu olduğuna inanarak büyüdük..
Çocukluk yıllarımızda yetişkinlerin sürekli dedikodu yaptıklarına şahit olduk...

Yetişkinler başkaları hakkındaki düşüncelerini fütursuzca beyan ediyorlardı... Onların tanıdık tanımadık her insanla ilgili fikirleri vardı...
Öyle ki dedikodu iletişimin ekseni haline geldi..Hatta birbirimize yakınlık hissetmemizin bir yolu haline geldi...
Biraraya geldiğimizde sadece yakınır,çevremizdekilerin hep kötü gördüğümüz yanlarını,kötü olayları ,nasıl acı çektiğimizi anlatır olduk...
Başkasının da kendisini bizim kadar kötü hissetmesi, kendimizi iyi hissettirmeye başladı...
Eski bir söz gibi "Mutsuzluk arkadaş arar"

Kötü duygular,fikirler, altında yatan sebep düşünülmeksizin birimizden diğerine bulaşan virüsler gibi çoğalır,bulaşır...
Bir karmaşadır başlar...
Küçücük bir virüs küçücük yanlış bir bilgi, insanlar arasındaki iletişimi koparır...
Bundan iletişimin iki yanında yer alan tüm insanlar etkilenir ve zehirlenir ve bu zehir bulaşıcıdır...

Başkalarının size dedikodu yaptığı her an zihninize bilgisayar virüsü soktuklarını düşünün.. Bu da zihninizin gittikçe berraklığını yitirmesine neden olur... Siz de bu dedikoduyu, virüsü başkalarına bulaştırırsınız... Çünkü kendi karmaşanızı açıklığa kavuşturmanın ve zehirden biraz olsun kurtulmanın bu yolla mümkün olacağını sanırsınız...

Sizin yada bir başkasının birisine kızgın olduğu bir anı düşünün.Bir kişiye kızgınsınız ve intikam almak istiyorsunuz..Hemen o kişiyle ilgili olumsuz bir şeyi etrafınızda herkese özellikle de o kişiye en yakın gördüklerinize anlatmaya başlarsınız... Amacınız o zehri yaymak ve o kişinin kendisini kötü hissetmesini sağlamaktır...
Yaydığınız zehir,kişinin sizinle iyi günlerinizde paylaştığı bir sır,başkalarından duyduğunuz ya da bir zamanlar şahit olduğunuz olumsuz bir şey ya da düpedüz iftira olabilir...farketmez...
Sonrada kendimize yalan söyleriz...
Kendimizi haklı çıkarmak için kişinin bu cezayı hak ettiğine kendimize inandırırız...

Göremediğimiz şey şudur:SÖZÜ YANLIŞ KULLANDIĞIMIZ HER AN KENDİMİZİ CEHENNEM BATAKLIĞININ İÇİNE BİRAZ DAHA ÇEKERİZ...

Eğer mutlu olmak istiyorsanız "sözlerinize dikkat edin" "kullandığını sözcükleri özenle seçin"

Sözlerinizi sevginizi paylaşmak için kullanın...

Bu sizi bireysel özgürlüğe,büyük başarılara ve bolluk bilincine doğru götürecektir...


Saat
ŞİFACININ GÖZÜNDEN