• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

ALFA BİOENERJİ ŞİFA TERAPİSİ

SİNEM ŞULE ŞEKEROĞLU

Linkler
İLETİŞİM
Site Haritası

ŞAMANİK ŞİFA DENEYİMİ



Arkana yaslan ve nefes almaya başla dedi.
Sağ elini uzat ve mümkün olduğu kadar rahat ol.. gözlerini kapatma...
...
Sonra komutlar vermeye başladı..
"Alevi yak"
"güçlendir"
"şokla"
Üzerimde oluşan yoğunluğu algılamaya çalışırken komutlara uyamıyorum diye telaşlanacaktım ki tüm komutları aslında ruhumun aldığını hepsini uyguladığını farkettim..
Üzerimdeki yoğunluk ağırlığa dönüşürken
"şimdi ağzını aç ve tüm seans boyunca açık kalsın"
"Şimdi senden bağırmanı ses çıkarmanı istiyorum" dedi..
Denedim sesim çıkmıyordu..
Nefeslerle birlikte ses çıkarma denemelerim devam ederken Bir yandan da O komutlara devam ediyor ve temizlenmesi gereken bölgeleri temizliyordu
Nefesimle ve içimde oluşturulan alevle...

Bir süre sonra sesimi tanımamaya başladım..
Bu benim sesim mi?
Peki bu hırıltı?
Boğazım kurumuştu ve üzerimdeki yoğunluk yerini ağırlığa bırakmıştı..
Sanki biri dirseğini göğsüme dayamıştı ve tüm ağırlığıyla üzerimdeydi..
Koltuğa yapışıp kalmıştım ve ağırlığın altında eziliyordum..
Bir yandan da hırıltıyla karışık sesimi takip ediyordum..
Bu benim sesim mi?
Komutlar devam ediyordu ..
Komutlarla ağırlık artıyordu..
Ona uzattığım sağ elim istemsiz hareketlenmeye başlamıştı..
Sol elimse gerilip dizimden yukarı havalandı..
Sol elimin altında hareketli çok soğuk ve sert bir enerji bulutu vardı öyle yoğun ve doluyduki elim üzerinde onun kımıldanmasıyla hareket ediyordu..

Elim öylece ne kadar süre enerjinin üzerinde kaldı elimi ne zaman dizimin üzerine  koydum hatırlamıyorum..
...
Sonra komutlar sanki yumuşadı..
Ama ağırlık beni koltuğa çivilemişti,ağırlıkta hafifleme yoktu..
Tekrar bana seslenişini duydum.
"Temizleme bittiğinde sol elini havaya kaldır."
...
Sol elim dizimin üzerindeydi, sanki dizime yapışmış  gibi  kımıldatamıyordum..
Bedenim ağırlığın altında ezilmişti..Kımıldayamıyordum..
Hala hırıltılarımı dinliyordum...
Sağ elim istemsiz birşeyler yazmaya çalışır gibiydi..

Birden nefesim durdu..
Sesim durdu..
Nefes alamıyorum diye düşündüm...
Şimdi düşünüyorum Hiç telaşlanmadım..
öylece bırakmıştım kendimi..
Nefes almamanın verdiği bir huzuru hissettim..
Mutluluk...
Ve boşluk...
.....
.....
Öyle ne kadar kaldım bilmiyorum..
Neredeydim bilmiyorum..
Zihnim bir anda uyandı öylece duruyordum.. gözlerimi açamadım..
Karanlık ve boşlukta uçma hissi..
Bedenim... bedenim yoktu...
Dinledim..
Ses yoktu..
Nefes almaya başladım...
Sağ el parmaklarım...evet oynatabildim..
Sol el ...evet parmaklarımı oynatabildim..
Bir Elektrik akımı bacaklarımdan dizlerime doğru hızla akıyordu..
Bedenimden hızla kaçmaya çalışan bir..bir... bir şey gibi...
Derin bir nefes aldım..
Gözlerimi açtım..
Karşımda gülümsüyordu..
Gülümsedim..
Hala kımıldayamıyordum..
Bedenim hala yoktu..
Elektrik akımı artık dizlerimin altında ayaklarıma doğru geçmişti..
"Nasıl hissediyorsun" dedi..
"Çok hafif" diyebildim..
Sesim benimdi..
Koltuğa yapışmış öylece bekliyordum..
"ayaklarımda hala akım var" dedim..
Gülümsedi..
Gülümsedim..
Akım ayaklarımdan zemine akıp gitti...
Kımıldadım..
Artık bedenimi de hissediyordum..
Ama hiç bedensel ağırlığım yoktu..
Koltukla bir olmuş cizgi film kahramanları gibi sanki aşağıya doğru akıp gidebilecek kıvamdaydım:) Zihnim bomboştu...
Zaman, mekan yoktu.. ...
Olan tek şey "Hiçlik" ti...

Sinem Şule Şekeroğlu
Saat
ŞİFACININ GÖZÜNDEN